çambaşı köyü kelkit niyazi kaya
TÜM BAGLANTILAR  
  Ana sayfa
  ZİYARETÇİ DEFTERİ
  KURUMLARIMIZ
  MUHTARLIĞIMIZ
  TARİHİ VE KISA TANIMI
  ÇAMBAŞI KÖYÜ İST.DERNEĞİ
  CAMİİ VE DERNEK(resim)
  OKUL SAYFASI(resimli)
  <>HABER VE GÜNCELLER<>
  KÖYÜMÜZDEKİ BAZI EKSİKLİKLER
  SPOR HABERLERİ
  *HASTA DURUMU
  VEFAT HABERLERİ
  HABER ARŞİVİ
  SANAL MEZARLIK
  <>GÖRSELLER<>
  KIŞ:2012:RESİMLER
  23 NİSAN RESİMLERİ
  BURASI BİZİM KÖY
  (yeni)KÖY MANZARALARI 2010
  Köy İnsanları_2_YENİ ALBÜM(RESİM)
  MİNAREDEN KÖYE BAKIŞ(resim)
  MANZARALAR(resim)
  KIŞ RESİMLER(resim)
  ÇOCUKLARIMIZ(resim)
  GENÇLERİMİZ(resim)
  SPOR VE SPORCULAR(resim)
  İNSANLARIMIZ(resim)
  İHTİYARLA(resim)
  NOS_2_İLKOKULRESİMLERİ
  NOSTALJİ YENİ(RESİM)
  KAYBETTİKLERİMİZ
  YENİ EVLER VE İNŞAATLAR(RESİM)
  TÜM VİDEOLAR
  VİDEO SAYFASI(yeni)
  *TÜM RESİM&video ARSİVLERİ
  <>ŞİİR VE EDEBİYAT<>
  SİZİN ŞİİRLERİNİZ
  ŞAHMETTİN KAYA ŞİİRLERİ
  ŞAHMETTİN KAYA YAZILARI
  ACAİP KELİMELERLE ÇAMBAŞI
  ŞİİR VE ÖNRİLERİNİZİ BİZE BURADAN YOLAYABİLİRSİNİZ
  EDİTÖR
  ÇOK YAKINDA
  ÇAMBAŞIYA YARDIM LİSTESİ
  ESİNTİ.........
  deneme
*************************************** ***************************************

ŞAHMETTİN KAYA ŞİİRLERİ

 
 
SİTE ŞAİRİMİZ DEĞERLİ HOCAMIZ
ŞAHMETN
KAYA




          ÖZÜMÜZ  BİZİM
Aynı dededen aynı bedende
Varlıkta yoklukta birdeyiz,
Bizi biz eden değerdeyiz,
Özümüz, sözümüz bir bizim.

Amacımız, hedefimiz bir bizim
Yunus-Mevlana bir pir bizim,
Acımız sızımız bir bizim,
Özümüze sözümüze bağlıyız biz.

Tarih haykırır özümüzde,
Mazi dün gibidir gözümüzde
Yalan olmaz sözümüz de
Özümüze-sözümüze bağlıyız biz.

Güzeli görecek göz bizde,
Adam satmayacak öz bizde
Aynaya bakacak yüz bizde,
Özümüze-sözümüze bağlıyız biz.

Ülke sevgisi farkdır biz de,
Hak , adalet tahtır bizde,
Can içinde, canan bizde
Özümüz-sözümüz bir bizim

Ş.KAYA
 
 
 
 

 YUNUS DİLE GELDİ 

Ey yarenler duyup bilin,

Yunus bugün dile geldi.

Öfke, kini yuyup, silin.

         Âşık Bülbül Gül’e geldi,

         Yunus bugün dile geldi.

Hünkâr Hacı Bektaş güldü;

“Himmet! “ dedi “Nimet” aldı.

Kilidi Taptuk”a saldı;

         Âşık Bülbül Gül’e geldi,

         Yunus bugün dile geldi.

Yunus “Buğday” yeter sandı,

Heybelere “nimet” kondu.

Pişman oldu, geri döndü;

Âşık Bülbül Gül’e geldi,

         Yunus bugün dile geldi.

Yesevi duvalı bir nefes,

Tapduk Dergâhından bu ses,

 Yunus’adır bu heves,

Âşık Bülbül Gül’e geldi,

         Yunus bugün dile geldi.

Yazarım Yunus başka

Meftunum ondaki aşka.

Hakk Resulü yâd’a meşk’e

Âşık Bülbül Gül’e geldi,

         Yunus bugün dile geldi.



   YALAN KOKUYOR
 

Tükeniyor bir ömür aldatmacalar ile

Yalan kokuyor her şey koku koku tüm yalan.

Rüya dolu sevgiler rahat akıyor dile

Mest eden bir çiçekten, bir gül gönülde kalan.

 

Asil duygular olmuş akla hırsla sarmaşık,

Çekilin kollarımdan ne gelin ne geleyim.

Maddeleşmiş her bir aşk ,sevişmeler yapmacık

Gidin yollarımdan ne sevin ne seveyim.

                                                   Ş.Kaya


SELAM OLSUN

Gül   yüzlülere

Has  sözlülere,

Rıyasız kullara

Selam olsun...

 

Dostça bakan göze

Sevgi dolu öze,

Özledğim  size

Selam olsun...

 

Yunusca söze

Bizden olan bize,

Hakk için eğilen başa

Selam olsun..

 

Sabırda, duada

Gurbette,sılada,

Bir  olanlara,

Selam olsun...

 

Alına,hilalına,

Mazide ki  ceddime

Gönül dostlarıma,

Selam olsun.......

           Şahmettin KAYA


SENİ.....

Gözlerinde ki anlamlı,

Bakışını seviyorum,

Gamzeli yanaktaki

Gülüşünü seviyorum.

 

Gönlüme yer eden adını,

Söyleyişini seviyorum.

Her tattan farklı tadını,

Ilık nefesini seviyorum.

                             Ş.KAYA 

SEVGİDEN  BEZENMİŞ
 
 Bugün uğradım sılayı  yâre
Toprağı derinden öpesim geldi
Öpüşte dudağım değdikçe yere
 Rüya bahçesine dalasım geldi.
 
 
Bir yaz gününde girdim içeri,
Sevgiden bezenmiş gonca gülleri
Hoş sohbet olmuş tatlı dilleri
Gönül bohçama koyasım geldi.
 
Gönlümde canlandı geçmişin izi
 Derinden başladı acı bir sızı
Anladım görenler unutmamış bizi
 Sevinçten kanatlanıp uçasım geldi,
 
Yıldızlar  kondu gecelerime
Dizeler döküldü hecelerime
Ilık nefes gibi  yaz sıcağını,
Derinden  derine tadasım geldi…
 
                    Şahmettin  KAYA

LEYLÂ
 
Beni ateşinde  yakan   Leyla
Gönlümü yakıp eyleme viran
Orada sonra nasıl yatarsın
Sende ateş olup yanarsın Leyla
 
                                 Ş,KAYA
 
VAVEYLA
 
Kıyama duran ellerim ümitle açılır,
Varlığıma tefekkür ile dua ederim.
Çok zamanlara tutsak olan bu gönül
Ruhumun derinliğinde yanar giderim

AK   DÜŞTÜ

 

Yıllar geçti üstümden

Saçlarıma ak düştü.

Baharlar beklerken,

Bahtıma hazan düştü.

 

Yürürken adımlarım sıklaştı

Önüme gölgem düştü,

Gündüz geceyle birleşti

Bana hicran düştü..

 

Gül bitirdim bağbanda

Payıma diken düştü,

Ötelerden ötesini düşledim

Yadıma  bir an düştü…

Ş.KAYA


ARARIM
 
Gizemli bakışında tarifsiz özlem,
Bir damla gözyaşın yakar denizi
Uçmasını bilemez kanatlarım
Ufka bağlamışım artık gözümü
 
Uzar gider düşlerim ötelere,
Arkamdan koşar adımlarım
Al, bu ulu yükü sar yüreğine,
Güldeki dikeni bile özlerim.
 
Bulutların esnemesidir yağmur
Durgun nehirleri sele çevirir.
Gölgemin düştüğü o gözlerin ya
Şiirdeki ağlayan mısraları yakar
 
Sonsuzluk busesini taşıyan yar
Akşamı sabahı atsam bir yana
Beni önüne katıp götürse rüzgâr
O zaman diner bu deli fırtına
 
Ş.Ky.


UNUTMAK !

 

Kanlıkta ışık uçurdum,

Mah yüzünü göreyim diye

Yüreğimi sana göçürdüm,

Senden ayrı kalmasın diye.

 

Gözlerinden gözlerim yaş içti

Nehir olup taşmasın diye,

Bu ben, beni benden geçirdi

Hasretliğini unutsun diye.

 

Sitemin bir adı işin gereği,

Anlayan cevabını versin diye

Yaşanılan her özlemin bedeli

Duyarsız azap çeksin diye.

 

Yazmakla bitmez bu acı

Unutmak ihanettir bilsin diye

İçime yer eden tarifsiz sancı

Vefasız kimmiş öğrensin diye.

Ş.Ky.

 


GEREKMEZ

 

Mihnetimiz yoktur dar-ı feleğe

Gönül eriyiz, dünya gerekmez

Aşık olmuşuz Nuru ahvale..

Bağlanmışız Gaibin Efendisine

Leyla gerekmez.

 

Canı canda ararız ne gam,

Dosta varmışız, kin gerekmez

Devri mekâna taşındık vesselam

Ummana dalana yüzme gerekmez

 

Ezeli-ebede bağlı sözümüz,

Varlığından vücut buldu özümüz

Öteleri arar gönül gözümüz,

Suret-i görmeye ayna gerekmez.

Ş.Ky



GÜLE YANDI

 

Güle yandı güle yandı,

Bu gönül güle yandı..

Gülün gül kokusuna

Bu gönül O’na yandı.

 

Gül yazar bülbül okur, gül yazar,

Bu sevdanın encamı ya gül, ya zar(ağlamak)

Varasın mezarıma varasın, dedin ki yar, var asın

Bumuydu sevgin senin, Cellâdım oldun benim,

Günahtır soldurmayın günahtır,

Her gecenin bağ-ı İrem, her gün ahtır.

 Ş.Kaya


 HABERİN VAR MI?
 
Kömür gözlerine ince beline
Meyletti bu gönül haberin var mı?
Leyli dudağına, gül yanağına,
Vuruldu bu gönül haberin var mı?
 
Senin bu cilven edan yüzünden,
Vazgeçer misin ikrarından sözünden?
Ayrılırsan asilliğinden özünden,
Darılır bu gönül haberin var mı?
 
Ş.Kaya
 
Güneş delik ay param parça,
Yıldızlar kaybolmuş, gece yok.
Zaman sabaha takmış kanca,
Günleri sayacak takvim yok.
 
Ş.Kaya


SİTEM
Bırak gözyaşları yüze süzülsün,
Son yağmurla ıslanmak güzeldir.
Seni kahreden sana üzülsün,
O zalime sitem etmek güzeldir.
 
Sevgin mehtabı ikiye bölsün
Bilen bilsin, bilmeyen sorsun.
Yar kenarında açılsın solsun
Yaslı kardelene ulaşmak güzeldir.
 
Gönlün ateşi yaksın onu,
Kül olsun gelmesin sonu,
En iyi o hain bilir bu oyunu.
Aşkın oduna yanmak güzeldir.
 
Vefasız olup hatır sormayan,
Arif olup halden anlamayan,
Söz verip sözünde durmayan,
İnsafsıza gönül koymak güzeldir.
 
Muhabbetin bitsin acın başlasın
Yüreğini yaksın ateş harlansın
Gülmesin yüzün kanasın bahtın
Sana böylesine yanmak güzeldir.
 
Sevda ateşinde uğruna yandım
Hasretin yüreğimi avutur sandım
Anladım ki artık sona yaklaştım
Can yaksa da onu sevmek güzeldir.

Şahmettin KAYA
 


BU FERYAD
 
Çoktan beri göremediğim Leyla 
Bir selam göndersem alır mısın?
Bil ki hal hatır ederim inan sana,
Uzattığım eli geri çevirir misin? 
 
Gönül arzular yarını-yarenini   
Yıllar geçse de unutmaz saranı
Derman olup gönül yaramı      
Merhem süren el olur musun?
 
Eğer bir dostuna selam verirsen
Dağ dağa kavuşur bunu bilesen,
Kalbini kırdıysam onu silesen    
Bu feryada ses verir misin?      
 
Üç günlük dünyada küs niye    
Yaşamayı güzel eden sevgiye 
Olsun o’da senden bana hediye
Marifet dostluktadır bilir misin?
 
Başını koyup sinemde yaslan, 
Fırtınalar bile dindi sende uslan
Eller ne derse desin inan yalan
Ben hala O Leyla’dayım…….    
 
ŞAHMETTİN KAYA


      NAZA YANARIM
 
Nehirler hep yutar dere lığını    
Ovalar ne bilir, koyun sığını,     
Acılar buz tutar dağlar yığını     
Buzu çözülmemiş kara yanarım
 
Her yer toz duman, ateş tarlası  
Bağrımızda kalan gülün halesi,   
Oduna yine yanan bülbülün sesi
Güle kıymet verilmezse yanarım.
 
 
Bunca duanın, bunca niyazın        
Karşılığı alınmazsa ona yanarım  
Ahde vefadan duyulmayan hazzın
Dosta gönül koyan naza yanarım 
 
Halimi anlattım, yapmadım övgü 
Muhtaç olduğumuz öldü mü sanki
Var mı bu âlemde sevginin dengi
Aklını kiraya veren zora yanarım 
 
 
Dilerim Mevla’dan doğar bir ışık
Hayatı bilmeyen çömezler yılışık
Eğer sırra kadem basmışsa âşık 
Deşifre eden kula sorarım……!   
 
ŞAHMETTİN KAYA



GÜLE MEFTUN

Ay karardı yıldızlar kayboldu     
 Şefkat denizinde suya döküldü,
Delice sevdalara setler çekildi,  
Göğün kirpikleri niçin ıslanır.     

 

Isınan yürekler nara bürünür    
İçini çeke çeke ağlar görünür, 
Ferhat gibi dağlarda sürünür   
Bilinen sevdalar niçin paslanır.

Tutkuların en gökçeği yaşanır    
Güle meftun olan ondan hoşlanır
Garip yalnızlıklar hep saklanır    
Rüzgar yürekte niçin uslanır..     

Bacadan çıkmakta kandilin isi    
Yaslanmış geceye bülbülün sesi
Sahte sevgilerin bilmem hangisi
Ak gülleri bile bağra batırır…     

 

ŞAHMETTİN KAYA


YUNUS’UN PINARINDAN        

Sevgilerin kaynağı,Yunus Emre Türkmeni.
Kaç asır geçti, hâlâ yeni duruyor yeni,
Kendisi koca gemi, sevgi onun dümeni,
Sevgi sunup dolandı,gönüller diyarından,
Kana kana içelim, Yunus’un pınarından…

Deryaları yüklemiş, kâinatta bir için,
Sorulur mu, Yunus’a acaba niye niçin,
Hak bağrına kor salmış,yanıyor için için.
Nasip demiş soyunmuş vazgeçmiş varından,
Kana kana içelim, Yunus’un pınarından…

“Bana seni gerek der” düşüncesi Haktır Hak,
Bilir ki, Hak kâinatta;hâkim olan tek mutlak,
Yaradan’dan kuluna, sevgi taşıyan ulak,
Heybesi omzunda, ağlar iman narından,
Kana kana içelim, Yunus’un pınarından…

Evliya düşde görür, derviş dağı aşıyor,
Yetişmeye imkân yok, zamanla yarışıyor,
Yurdun her yanında, Yunus E… yaşıyor.
Susadı içti belki, Porsuk’un sularından,
Kana kana içelim, Yunus’un pınarından…

Cümle âlem bir bize Muhammed ümmetiyiz
Şark’tan kopan fırtına Garba inen atiyiz,
Yunus’ta söyleyen dil,Rabb’ın muhabbetiyiz,
Bizi kurtarır ancak, her girdabın darından,
Kana kana içelim, Yunus’un pınarından…

Yunus dersini almış, Yücedeki Âlimden,
O, Âlime kul gerek, fakat aklıselimden,
Bir Elif öğrenenler münezzehtir ilimdir,
Yunus sözü duyunca,yer sarsılır arından,
Kana kana içelim, Yunus’un pınarından…

“Ben bir kitap okudum; kalem O’nu yazmadı,
“İlim kendin bilmektir”Bu düsturu bozmadı…
Bir ömür böyle geçti,hep sevdi hiç kızmadı,
Gel nasiplen sende, Yunus Emre BALINDAN,
Kana kana içelim, Yunus’un pınarından…

Şahmettin KAYA




Sensiz,sensizliğe girdi bu gönül,
Gözsüz, göze baktı bu gönül,    
Susuz suya aktı bu gönül,         
Vefasız yara,yar oldu bu gönül.

Duygularım coşar görünce seni,  
Karanlıklar son bulur şafak söker.
Gideceğin yere al götür beni,      
Bu özlem belki o zaman biter..     

Şahmettin Kaya



SORMA

Dünyamızı sorma ,   
Üç kıta dört iklimi var.
Sandalyemiz de siralı,
Adı yerli yabancılar.  


Elimiz de toprak pası,    
Gözümüzde çöl rüzgarlar.
Bosnada eli kınalı,         
Gelinliğe hasret o yar.    


Sahipsiz mezar taşları,     
Her köşeden lanet yağar. 
Vatan bayrak sevgisinden,
Ancak Arif olanlar anlar.   


Tarih haykırır özümde,  
Fetih çalar hep davullar  
Gelsin hele o kutlu gün, 
Yazılacak çok şeyler var.

Şahmettin Kaya 

 

OLSAYDIM
 
Yüreklere sevgi bağı,
Gariplere umut dağı, 
Tabaklara bir kaşık,    
Aşı sunan el olsaydım
 
Âlem senin deseler,      
Bütün varını verseler    
Hepsinden daha evlası,
Bir gönüle yer olsaydım
 
 ŞAHMETTİN KAYA
  DÖNEN YÜZÜ NEYLEYİM
 
Çile çekip can sunduğum vatanda
İçimi dökecek, yer bulamadım.     .
Hep çalışmadan kazandı yatanda 
Hakkına razı olan kul göremedim.
 

Geçmiş yaşantıma bir göz gezdirdim,
Hatırladıklarım vurguncu düzeni dedi,
Bu zaman içinde bir hesap yaptım     
Hakkım değil diyen kul göremedim..   
 

Yer vermedim gönlümde asla kibire,    
Hak yolunda yürümeye çalıştım habire,
İstemesek de, yol yaklaşıyor, kabire,   
Yarına hazırlanan kul göremedim         
 

Doğru yolu görmeyen gözü neyleyim
Sohbeti sözü bilmeyen özü neyleyim.
Her yöne dönen, yüzü neyleyim        
Özü-sözüne uyan, kul arzularım.       

Şahmettin KAYA

 
GÜNÜM AZAPTA
 
Senin sevgin ötelerin ötesi,       
Edanın, cilvenin aşkın sedası,    
Rüya ile hayallerin halesi,          
Yüreğimde dinmeyen acısın sen.
 

Umut denizinde seni beklerim,         
Kumlar yağar göz bebeklerime,        
Sensiz günlerime ölüm eklerim,        
Bir görsen, karlar yağdı şakaklarıma.
 

Feryadım arşa çıkar bulutlar ağlar,    
Birbirine kavuşur toz duman dağlar  
Viraneye döner, gizemli bağlar          
Bir görsen divaneler bile güler halime,
 

Gönlümü yoluna tutsak eyledim, 
Günüm azapta, yarınım anlamsız.
Derdimi bülbüle, güle arz ettim,  
Beni anlamayan Leyla vefasız.    
 

Öyle bir hasret ki, beni yakar nara,
Dermanı yok, yüreğime açtı yara. 
Bu sevda benimle gider mezara,  
Kanlı gözyaşımı, toprağa döktüm.

Günüm işkencede, kendini bitirir,   
Aklımı baştan alır, O’na götürür.     
Ferhat’ın ahi gibi, dağı göçürür,      
Sevgini gökyüzünde yıldıza ekledim.
 
Şahmettin KAYA
 


GÜLE SAKLADIM
 
Ballanırsın giyinince yeşili alı,                
Gönlümün sultanı güneşi ayı,       
Nasılolunmaz ki sana sevdalı,       
Senin sevgini ben sende sakladım

Bülbül gibi gülü görür eririm.        
Aşkın pazarında canım veririm,     
Cennette görseydim hüridir derim,
Gönlümü sendeki güle sakladım.  

Sular yanar yüreğimde kar etmez, 
Gündüzler az gelir geceler yetmez,
Mansur'un ahıyım çilem hiç bitmez,
Aklımın almadığı sırra sakladım.    

Aldın beni benden sana yürüttün,
Bağladın zülfüne çektin sürüttün,
Canımı tenine kattın çürüttün,     
Ateşte üşüdüğümü sana sakladım

Hasretin arttıkça derdin büyüdü, 
Kendi kendime ben verdim öğüdü,
Sözünün eri olacak yar yiğidi,      
Hilal kaş altında göze sakladım.   
Şahmettin KAYA



ÇIKMAZ KUYU

Bir dilber gönlüme ateşi yaktı,
Hicran ilacı ile dağladı beni,
Zamanı durdurdu, rotamı şaşırdı,
Günden güne yandı sönmedi...

Yakınımda gurbet oldu, uzakta sıla
Hasretiyle kavurdu döndürdü küle.
Ne yazsam bundan sonra nafile,
Çıkmaz kuyuya daldırdı beni

Şahmettin KAYA


YAKAR GÖZLERİN

Her bakışta gördüğüm sensin
Görünce aklımı alır gözlerin
İçimi yakar derinden derine
Her renge renk katar gözlerin

Sensizlik olunca yüreğim yaslı
Gündüz karanlık geceler paslı
Keremi ateşe yakmadımı aslı
Beni ateşinde yakar gözlerin

Dünü görürüm bakınca sana
Yanlızlığın adı  yanlızlık yine
Derdime dert katar hayalin bile
Beni ummanlara salar gözlerin.

Şahmettin KAYA


SNARINC

Bir yiğit tanıdım aklıselimdir
Özü--sözü bir bilge alimdir.
Her ne söylerse doğru ve yeridir.

En kızgın halde bile güler yüzü
Eğmeden-bükmeden söyler sözü,
Kaderi İlahiye bağlıdır özü,

Hep hoşgörü ile doludur yüreği,
Ülkeyi huzura eriştirmek dileği
Elbetteki doğrunun bükülmez bileği
.
 (KYŞ)

SÖNER Mİ  SANDIN ?

 Alevlendi gönlüm dertten kederden
Izdırabım, feryadım biter mi sandın.
Ah çekip inleyen gamlı sinemden,
Arşa çıkan ateşi, söner mi sandın?

Tel tel olmuş sırma saçlar yüzüne,
Karakaşlar, hilal olmuş gözüne.
Kiraz dudaklar, bade katmış sözüne,
Hasret çeken gönül diner mi sandın

Yıldızlara elim uzatıp ayı tuttum.
Deryada yürürken karada battım.
Baharı, hazanı birbirine kattım,
Gönülden öteye yol olmaz mı sandın?

 

Bulutlara ötelerden bir baktım,
Sular doğduğu yere mi akıyor.
Aşkın sevdasını ezelden yaktım
Leylasız Mecnun olmaz mı sandın ? 

Denizde yüzen balık suya bakmadı,
Dünyayı savurdum, tozu çıkmadı
Irmakları sıktım, zerre suyu akmadı,
Sular tersine akıtılmaz mı sandın?

ŞAHMETTİN KAYA


Bir dileğim var yüce Mevladan,
Ülkem için çalışanı koru beladan.
Riyakar kulları kaldır aradan,
O zaman huzur bulur bu vatan.

Şahmettin Kaya

A; Bülbül

 Bülbül güle kondu ala büründü,

Kâh ağladı. Kâh şakar göründü,

Ömür boyu arkasından süründü

Umudu solmayan güle bağladı.

Şahmettin KAYA

 

 

 BİR KÖY TANITAYIM SİZE

Bir köy tanıtayım size
Dikenin de gülleri var.
Dertleri sığmaz hesaba,
Taşlı taşlı yolları var.

Başı dertli yazda kışta,
Anlaşılır ilk bakışta.
Her biri ayrı nakışta,
El değmedik şalları var.

Kime gider doğru yolda,
Kimi gurbette, sılada.
Kimi hasretlik çeker de
Yürek yakar ahları var.

Kimisin başı dertte,
Derman ararlar gurbette.
Hele bir görseniz sohbette,
Tatlı tatlı dilleri var.

Her tarafı tarla çayır,
Yemyeşildir ova bayır.
sıcağınada denmez hayır
Serin serin yelleri var.

Birdir kıvançta tasada,
Ha Musa’da, ha İsa’da,
Odunları yanmışsa da,
Kapılarda külleri var.

Dilimden düşmez Kelamın
Başım üstüne selamın,
Bir tanem büyüklerimin,
Öpülecek elleri var.

Şahmettin KAYA

 



ÇAMBAŞI KÖYÜ(Niyazi KAYA)  
 




............ **********************************
 
TAKVİM  
  **********************************  
LÜTFEN İLİNİZİ SEÇİNİZ  
 
www.darkvadi.tr.gg çambaşı köyü niyazi kayaSPEEDCOUNTER.NET - Kostenloser Counter!
Adınızı Didikleyelim:

Toplist **********************************
 
BAĞLANTI KÖŞESİ  
  ŞAHMETTİN KAYA TÜM YAZILAR
  ŞAHMETTİN KAYA ŞİİR KÖŞESİ
 
Bugün 2 ziyaretçi (3 klik) kişi burdaydı!
------------------------------------------------------------- Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol